comfortable; pleasant; warm

listen to the pronunciation of comfortable; pleasant; warm
الإنجليزية - التركية

تعريف comfortable; pleasant; warm في الإنجليزية التركية القاموس.

cozy
{i} çaydanlık örtüsü
cozy
rahat

Küçük rahat bir evde yaşıyor. - He lives in a little cozy house.

Yan sokaktaki küçük ve rahat bir evde yaşıyoruz. - We live in a cozy little house in a side street.

cozy
örtü
cozy
sıcacık

Odanın sıcacık bir havası vardı. - The room had a nice cozy feel.

cozy
bkz.cosy
cozy
{s} rahat, sıcak, samimi, hoş
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} cozy