Bu kamera, film yüklü değil.
- This camera is not loaded with film.
Tom silahının yüklü olduğundan emin olmak için kontrol etti.
- Tom checked to make sure his gun was loaded.
O silah muhtemelen dolu değil.
- That gun is probably not loaded.
Tom silahın dolu olduğunu bilmiyordu.
- Tom didn't know the gun was loaded.
Bu malzemeleri kamyona yükletelim.
- Let's get those supplies loaded on the truck.
Bagajımızı arabaya yükledik.
- We loaded our baggage into the car.