cevap vermek

listen to the pronunciation of cevap vermek
التركية - الإنجليزية
answer

You don't have to answer quickly. - Çabucak cevap vermek zorunda değilsin.

It's difficult to answer this question. - Bu soruya cevap vermek zor.

respond

I'd like to respond to that. - Ona cevap vermek istiyorum.

It's easy to respond to that question. - O soruya cevap vermek kolaydır.

reply

You don't have to reply today. - Bugün cevap vermek zorunda değilsin.

Sorry, I still don't know enough to reply in Esperanto. - Üzgünüm, Esperanto cevap vermek için hâlâ yeterince bilmiyorum.

(Kanun) respondere
reply to

You don't have to reply today. - Bugün cevap vermek zorunda değilsin.

give an answer
to answer, to reply (to), to give an answer yanıt vermek, karşılık vermek
talk back
satisfy
1. to give an answer to. 2. to meet the need for (something)
replicate
(Kanun) serve a reply
rejoin
return
sert cevap vermek
retort
cevap vermek (tedaviye)
(Tıp) be responsive to
cevap vermek istememek
beg the question
cevap ver
come in
cevap ver
answer for

Tom has a lot to answer for. - Tom cevap vermek için çok şeye sahip.

I answer for her honesty. - Onun dürüstlüğü için cevap veriyorum.

cevap ver
{f} reply

I can't reply your message immediately, for I can't type fast. - Hızlı yazamadığım için mesajına hemen cevap veremiyorum.

I'm sorry that I didn't reply sooner. - Daha kısa sürede cevap vermediğim için üzgünüm.

cevap ver
answered

Ask only questions that can be answered with yes or no. - Sadece evet ya da hayır ile cevap verilebilen sorular sorun.

I'm Japanese, the boy answered. - Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.

cevap ver
{f} answer

Larry Ewing doesn't answer me. - Larry Ewing bana cevap vermiyor.

The quality of higher education must answer to the highest international standards. - Daha yüksek eğitim kalitesi, en yüksek uluslararası standartlara cevap vermelidir.

ihtiyaça cevap vermek
to serve a need
kaçamak cevap vermek
to hedge, to parry, to stall, to fence, to prevaricate
kaçamak cevap vermek
fence
kaçamak cevap vermek
evade
kaçamak cevap vermek
prevaricate
kaçamak cevap vermek
evade a question
kaçamak cevap vermek
shift
kaçamaklı cevap vermek
quibble
olumlu cevap vermek
answer in the affirmative
olumlu cevap vermek
answer the affirmative
olumlu cevap vermek
to answer in the affirmative
olumsuz cevap vermek
negative
olumsuz cevap vermek
give a negative answer
tedaviye cevap vermek
respond a medical treatment
ters cevap vermek
to bite sb's nose off
ters cevap vermek
rebuff
zekice cevap vermek
riposte
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) CABET
(Osmanlı Dönemi) HIVAR
cevap vermek
المفضلات