cevap veren

listen to the pronunciation of cevap veren
التركية - الإنجليزية
responder
satisfying
responsive
answering
respondent
cevap ver
come in
cevap ver
answer for

I answer for her honesty. - Onun dürüstlüğü için cevap veriyorum.

I'll answer for this man's honesty. - Ben bu adamın dürüstlüğü için cevap vereceğim.

cevap ver
{f} reply

She didn't reply to my letter. - O, mektubuma cevap vermedi.

He didn't reply to my letter. - O, mektubuma cevap vermedi.

cevap ver
answered

I'm Japanese, the boy answered. - Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.

My prayer was answered. - Benim duama cevap verildi.

cevap ver
{f} answer

I'm Japanese, the boy answered. - Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.

The quality of higher education must answer to the highest international standards. - Daha yüksek eğitim kalitesi, en yüksek uluslararası standartlara cevap vermelidir.

cevap veren
المفضلات