I answer for her honesty.
- Onun dürüstlüğü için cevap veriyorum.
I'll answer for this man's honesty.
- Ben bu adamın dürüstlüğü için cevap vereceğim.
She didn't reply to my letter.
- O, mektubuma cevap vermedi.
He didn't reply to my letter.
- O, mektubuma cevap vermedi.
I'm Japanese, the boy answered.
- Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.
My prayer was answered.
- Benim duama cevap verildi.
I'm Japanese, the boy answered.
- Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.
The quality of higher education must answer to the highest international standards.
- Daha yüksek eğitim kalitesi, en yüksek uluslararası standartlara cevap vermelidir.