The hunter put ammunition in the gun.
- Avcı silaha cephane koydu.
The factory produces ammunition.
- Fabrika cephane üretir.
We need to conserve ammo.
- Cephaneyi korumalıyız.
We're running out of ammo.
- Cephanemiz tükeniyor.
The army surrendered its arsenal to the enemy.
- Ordu cephaneliğini düşmana bıraktı.