Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm.
- I'm sorry for disturbing you.
Sizi rahatsız etmiyorum, değil mi?
- I'm not disturbing you, am I?
Rahatsız edici bir haberimiz var.
- We have some disturbing news.
Bu çok rahatsız edici.
- This is very disturbing.
Ben onu huzur bozucu buldum.
- I found it disturbing.
Gürültü beni rahatsız ediyor.
- The noise is disturbing me.
Sizi rahatsız etmiyorum, değil mi?
- I'm not disturbing you, am I?
Sizi rahatsız etmediğimi umuyorum.
- I hope I'm not disturbing you.
Rahatsız etme korkusuyla sizi aramadım.
- I didn't call on you for fear of disturbing you.