O pastayı yemesen iyi olur.
- You'd better not eat that cake!
Anne pastayı üç parçaya böldü.
- Mother divided the cake into three parts.
Muhteşem kek ağzımı sulandırdı.
- The gorgeous cake made my mouth water.
İki keki de sevmiyorum.
- I like neither of the cakes.
Bir pastayı eşit parçalara ayırma oldukça zordur.
- Cutting a cake into equal pieces is rather difficult.
O, kek parçasını benimle paylaştı.
- She shared her piece of cake with me.
A cake of soap.