التركية - الإنجليزية
تعريف cıvata في التركية الإنجليزية القاموس.
- {i} bolt
Some bolts need to be tightened up.
-Bazı cıvatalar sıkılmalı.
Sami removed the bolts.
-Sami cıvataları çıkardı.
- pin bolt; GIB
- bolt, screw (secured with a nut)
- countersink
- screw
- {i} gib
- pin bolt
- cıvata başı
- bolt head
- cıvata keskisi
- bolt cutter
- cıvata rondelası
- bolt washer
- cıvata somunu
- screw nut, nut
- cıvata tornası
- screw-cutting lathe
- cıvata ödünç verir misiniz
- Can you lend me a bolt
- delikli cıvata
- eye bolt
- konik cıvata
- flare nut
- havşa başlı cıvata
- (Mühendislik) Countersunk bolt
- ucu halkalı cıvata
- end ring bolts
- ana cıvata
- king bolt
- başlı cıvata
- bolt
- bombe başlı cıvata
- round head bolt
- geçme cıvata
- driftbolt
- gözlü cıvata
- eye bolt
- kamalı cıvata
- cotter bolt
- kriko cıvata
- (Otomotiv) tap bolt
- kurtağzı cıvata
- expansion bolt
- nervürlü cıvata
- ribbed bolt
- pivot cıvata
- (Otomotiv) pivot bolt
- somun ve cıvata
- nut and bolt
- sıkıştırılmış cıvata
- clinch
- vidalı cıvata
- screw bolt
- çengelli cıvata
- hook bolt
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف cıvata في التركية التركية القاموس.
- Birbirine bağlanmak istenen ağaç veya demir parçaların hazırlanmış olan deliklerden geçirilerek, ucuna somun takılıp sıkıştırılan iri başlı vida
- iri başlı vida
- Ağaç veya demir parçalarını birbirine bağlamakta kullanılan somunlu iri başlı vida
- Birbirine bağlanmak istenen ağaç veya demir parçaların hazırlanmış olan deliklerden geçirilerek ucuna somun takılıp sıkıştırılan iri başlı vida
- CIVATA
- (Osmanlı Dönemi) Arkası iri başlı ve ucu somun geçmek üzere yivli vida. Başlıca potrelleri, demir ve tahtaları birbirine bağlamaya yarar