by the

listen to the pronunciation of by the
الإنجليزية - التركية
surette
tarafından

Öğretmen tarafından bana bazı sorular soruldu. - Some questions were asked me by the teacher.

Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi. - Ikeda made several silly mistakes, and so he was told off by the department head.

by the way
bu arada

Bu arada, keman çalar mısın? - By the way, do you play the violin?

Bu arada, Mary'nin işinden ayrıldığını duydun mu? - By the way, did you hear that Mary quit her job?

by the way
sırası gelmişken

Sırası gelmişken, dün gece neredeydin? - By the way, where were you last night?

Oh, sırası gelmişken: başarın için tebrikler! - Oh, by the way: Congratulations on your success!

by the time
-nceye kadar
by the time
zamana kadar
by the time
-e kadar
by the way
yeri gelmişken
by the way
hatırımda iken
by the time
e kadar
by the way
(deyim) sirasi gelmisken,aklima gelmisken soyleyeyim
by the way
giderken
by the way
bu vesileyle
by the time
-meden önce
by the end
sonuna kadar

Ken yıl sonuna kadar erkek kardeşinin elbiselerine sığacaktır. - Ken will grow into his brother's clothes by the end of the year.

Günün sonuna kadar cevabına ihtiyacım var. - I need your answer by the end of the day.

by the fact
göre
by the way
bu münasebetle
by the way
lafı gelmişken
by the way
söz bundan açılmışken
by the way
söz açılmışken

Söz açılmışken, iyi bir cümle - It's a good sentence, by the way.

Söz açılmışken, bugün 8 haziran- karımın doğum günü - By the way, today is the 8th of June — my wife's birthday.

by the by
sırası gelmişken
by the time
-dığı zaman
by the way
aklıma gelmişken

Aklıma gelmişken, hiç Hokkaido'ya gittin mi? - By the way, have you ever been to Hokkaido?

Aklıma gelmişken , sen hiç Avrupaya gittin mi? - By the way, have you ever been to Europe?

by the way
yol kenarında
By the way
bu sırada; bu arada; aklıma gelmiş iken.....Örneğin "Yes, thank you İ had a great time last night. By the way, who cooked the chicken?' evet teşekkür ederim, dün akşam çok iyi zaman geçirdim. Bu arada, tavuğu kim pişirdi?'
by the end
son

Patron sekreterine hafta sonuna kadar iyi bir fikirle gelmesini söyledi. - The boss told his secretary to come up with a good idea by the end of the week.

Bölümün sonunda onun anlamını tahmin etmiş olacaksınız. - You will have guessed its meaning by the end of the chapter.

by the sea
denize sıfır
by the time
diğim zaman

By the time I reach the age of sixty-five, I will have worked for more than forty.

by the time
-dığında. "By the time you come home."
by the way
ha aklıma gelmişken
by the piece
yapılan iş miktarına göre
by the piece
tane ile
by the piece
parça başına
by the sea
deniz kenarından
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف by the في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

by the by
used to introduce a new topic; incidentally
by the time
When

I'll be an old man by the time you finish!.

by the way
Incidentally; a parenthetical statement not timely, central, or crucial to the topic at hand; foregone, passed by, something that has already happened

I had counted on a life-lease of the profits, whereas I only received those of a few short years. But this is by the way.

By The Way
btw
by the by
by the bye, incidentally, by the way
by the piece
each, per unit
by the piece
one piece at a time; "she sold the plates by the piece"
by the piece
one piece at a time; "she sold the plates by the piece
by the way
introducing a different topic; "by the way, I won't go to the party
by the way
incidentally
by the way
introducing a different topic; "by the way, I won't go to the party"
by the way
incidently
by the way
obiter
by the year
per annum
by the
المفضلات