الإنجليزية - التركية
تعريف businesses that produce goods as opposed to services في الإنجليزية التركية القاموس.
- industry
- {i} sanayi
Detroid araba sanayisiyle ünlüdür.
-Detroit is famous for its car industry.
O, bu şehrin sanayisini incelemek için yakında buraya gelecek.
-He will come here soon to inspect the industry of this town.
- industry
- {i} endüstri
Güçlü yen Japonya'nın ihracat endüstrisinin aleyhine davranmaktadır.
-The strong yen is acting against Japan's export industry.
Japonya dünyanın yüksek teknoloji endüstrisinin lideri.
-Japan is the leader of the world's high-tech industry.
- industry
- {i} çaba
- industry
- {i} gayret
- industry
- çalışkanlık
Karıncalar ve arılar, çalışkanlık ve uyum örnekleridir.
-Ants and bees are examples of industry and harmony.
- industry
- sıkı çalışma
- industry
- gayret/sanayi
- industry
- {i} sanayi, endüstri, işleyim
- industry
- {i} hamaratlık
- industry
- (Askeri) ENDÜSTRİ: Ham maddeleri, muhtelif sahalarda kullanılır eşya ve malzeme haline getiren iş ve faaliyetlerin bütünü
- industry
- {i} işletmecilik
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف businesses that produce goods as opposed to services في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- industry
There used to be a lot of industry around here, but now the economy depends on tourism.
businesses that produce goods as opposed to services
الواصلة
businesses that pro·duce goods as opposed to ser·vic·esالتركية النطق
bîznısız dhıt prıdus gûdz äz ıpōzd tı sırvısızالنطق
/ˈbəznəsəz ᴛʜət prəˈdo͞os ˈgo͝odz ˈaz əˈpōzd tə ˈsərvəsəz/ /ˈbɪznəsəz ðət prəˈduːs ˈɡʊdz ˈæz əˈpoʊzd tə ˈsɜrvəsəz/
Resimler
السابق
المفضلات