bukle bukle

listen to the pronunciation of bukle bukle
التركية - الإنجليزية
frizzly
frizzy
bukle
curl

She keeps her hair in curls. - O, saçlarını bukleleli tutar.

Curling my hair takes a lot of time. - Saçımı bukle yapmak çok zaman alıyor.

bukle
(Tekstil) bouclé
alına düşen bukle
quiff
alındaki bukle
quiff
bukle
curl, lock (of hair)
bukle
hank
bukle
lock

Every lock of Mary's hair was in place. - Mary'nin saçının her buklesi yerindeydi.

bukle
ringlet
bukle
lovelock
bukle
curl, lock
bukle
coil
bukle
pouffe
bukle
corkscrew curls
bukle
frizz
bukle
puff
bukle
pouf
bukle kıvrımlanma
(Jeoloji) buckle folding
bukle olmak
frizz
bukle yapmak
coil up
bukle yapmak
coil
bukle yapmak
to curl
bukle yapıcı
curler
التركية - التركية
Kıvrım kıvrım, bukleli (saç)
bukle
Kıvrılmış, küçük lüle şeklinde saç
bukle
Küçük lüle durumunda, kıvrımlı saç
bukle bukle
المفضلات