The steam has fogged my glasses. - Buhar benim gözlüğümü buğulandırdı.
The steam has fogged my glasses.
Buhar benim gözlüğümü buğulandırdı.
Tom caught Mary trying to steam open an envelope addressed to him. - Tom Mary'yi ona gönderilen bir zarfı açmak için buğulama yapmaya çalışırken yakaladı.
Tom caught Mary trying to steam open an envelope addressed to him.
Tom Mary'yi ona gönderilen bir zarfı açmak için buğulama yapmaya çalışırken yakaladı.