التركية - الإنجليزية
تعريف buçuklu في التركية الإنجليزية القاموس.
- having halves or fractions
- buçuk
- half
I'll return at half past six.
-Saat altı buçukta döneceğim.
Once the work is done, usually around half past five, I come home to have dinner.
-İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
- buçuk
- and a half
Only after a century and a half of confusion was the royal authority restored.
-Bir buçuk asırlık bir karmaşadan sonra kraliyet otoritesi yeniden kuruldu.
Tom came to Japan eight and a half years ago with his parents.
-Tom sekiz buçuk yıl önce ailesiyle birlikte Japonya'ya geldi.
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف buçuklu في التركية التركية القاموس.
- Kesirli
- buçuk
- ve yarım
- buçuk
- ve yarım: "Üç buçuk senedir ben bu sallantıya şahit oldum."- P. Safa