John ayağını frene koydu ve biz aniden durduk.
- John put his foot on the brake and we stopped suddenly.
Fren çalışmayı durdurdu.
- The brake stopped working.
O, zamanında fren yapmadı ve bir ağaca çarptı.
- He didn't brake on time, and ran into a tree.
Sami fren yapıyordu ama frenler çalışmadı.
- Sami was braking but the brakes didn't work.
Cırtlak frenli bir motosikleti kim ister?
- Who will want a motorcycle with screeching brakes?
O, zamanında fren yapmadı ve bir ağaca çarptı.
- He didn't brake on time, and ran into a tree.
Yeni frenlere ihtiyacın var gibi görünüyor.
- It sounds like you need new brakes.
Frenleri tamir ederlerse, arabayı satın alacağım.
- I will only buy the car if they repair the brakes first.
Fren çalışmayı durdurdu.
- The brake stopped working.
John ayağını frene koydu ve biz aniden durduk.
- John put his foot on the brake and we stopped suddenly.
And all the people brake off the golden earrings.
The farmer's son brake the flax while mother brakes the bread dough.
... When you put automatic braking systems into the car, you do ...