Onun Türk bir sevgilisi var.
- She's got a Turkish boyfriend.
Sevgilisi okul oyunu için başka bir kızı öpmek zorunda olduğu için Mary mutsuz.
- Mary's not happy that her boyfriend has to kiss another girl for the school play.
Benim erkek arkadaşım ciddi görünüyor.
- My boyfriend seems serious.
Onun bir sürü erkek arkadaşı var.
- She has too many boyfriends.