Tom on iki yaşına girdiğinde boks dersleri almaya başladı.
- Tom started taking boxing lessons when he turned twelve.
13 yaşından beri boks yapıyorum.
- I've been boxing since I was thirteen.
Böylece boks yapmaya başladım.
- That's how I started boxing.
13 yaşından beri boks yapıyorum.
- I've been boxing since I was thirteen.
Kutuyu açtım ve içine baktım.
- I opened the box and looked inside.
Kutunun içinde taze ekmek var mıydı?
- Was there fresh bread in the box?
Dan boks eldiveni ile Matt'e yumruk attı.
- Dan punched Matt with a boxing glove.
Televizyonda boks maçı gördüm.
- I saw the boxing match on television.
İnsanlar sandıkta karar verecek.
- The people will decide at the ballot box.
Tom sandıkları dikkatle yığıyor.
- Tom is carefully stacking the boxes.
Bu karton kutular narindir.
- These cardboard boxes are fragile.
Tom karton kutularla odayı doldurdu.
- Tom filled the room with cardboard boxes.
Okulumuzda bir boks kulübümüz var.
- We have a boxing club in our school.
Annesi ona izin verseydi, Tom bir boksör olmak isterdi.
- Tom would have become a boxer if his mother had let him.
Tom'a bir çelik kasası olup olmadığını sordum.
- I asked Tom if he had a safe deposit box.
Tom önemli evraklarını güvenli bir kasada saklıyor.
- Tom keeps his important papers in a safety deposit box.
Oradaki polis kulübesinde sorun.
- Ask at the police box over there.
En yakın telefon kulübesi nerede?
- Where is the nearest telephone box?
Bütün gününü televizyonun önünde geçirmemelisin.
- You shouldn't spend the whole day in front of the box!
Yenilikçiler televizyonun dışında düşünüyorlar.
- Innovators think outside the box.
Benim için büyük zevk, Mary bana Boston'dan bir hediye olarak bir müzik kutusu getirdi.
- Much to my delight, Mary brought me a music box from Boston as a gift.
Kutular hediyedir. Onların içinde ne var?
- The boxes are gifts. What do they contain?
Dan boks eldiveni ile Matt'e yumruk attı.
- Dan punched Matt with a boxing glove.
a UNIX box.
Nevertheless, the application of woods other than box for purposes for which that wood is now used would tend to lessen the demand for box, and thus might have an effect in lowering its price.
box someone’s ears.
Leave dis place before I box you.
I'm really in a box now.
a box of books.