Er ya da geç onun olacağı zorunluydu.
- It was bound to happen sooner or later.
O maçı kazanmaya zorunlu.
- He is bound to win the match.
Tom kesinlikle yarışı kaybedecek.
- Tom is bound to lose the race.
Daha çok çalışmazsan, kesinlikle başarısız olursun.
- You are bound to fail unless you study harder.
İyi bir antrenörle, yüzücü mutlaka kazanır.
- With a good trainer, the swimmer is bound to win.
Onun eli kolu bağlıydı.
- He was bound hand and foot.
Onlar ortak çıkarları tarafından birbirine bağlıdır.
- They are bound together by common interests.
Tom, yeni dairesine taşınmak için yardım almaya mecbur.
- Tom's bound to need help to move into his new apartment.
Bu sınırlı ekspres Sendai'ye gider.
- This limited express is bound for Sendai.
Bu nehir, iki il arasındaki sınırı oluşturur.
- This river forms the boundary between the two prefectures.
Öylesine bir plan kesin başarısız olacaktır.
- Such a plan is bound to fail.
Tom kesinlikle yarışı kaybedecek.
- Tom is bound to lose the race.
Hırsızın eli ve ayağı bağlandı.
- The thief was bound hand and foot.
Rehineler bağlandı ve ağızları kapatıldı.
- The hostages were bound and gagged.
Sendai'ye giden tren az önce gitti.
- The train bound for Sendai has just left.
Atina'ya giden bir yük gemisi, bir iz bırakmadan Akdeniz'de battı.
- A cargo vessel, bound for Athens, sank in the Mediterranean without a trace.
O şekilde olması zorunluydu.
- It was bound to happen that way.
Er ya da geç onun olacağı zorunluydu.
- It was bound to happen sooner or later.
Yakınsak bir sıra sınırlandırılmıştır.
- A convergent sequence is bounded.
Bindiğimiz uçak San Fransisko'ya gitmek üzereydi.
- The plane we boarded was bound for San Francisco.
The leaking fuel tank was bound to explode sooner or later.
The rabbit bounded down the lane.
Kansas is bounded by Nebraska on the north, Missouri on the east, Oklahoma on the south and Colorado on the west.
Is that message bound for me?.
I had bound the splint with duct tape.
They were bound to come into conflict eventually.
You are not legally bound to reply.
The deer crossed the stream in a single bound.
Somewhere within these bounds you may find a buried treasure.
... I mean something bad is bound to happen ...