Likör dükkânından bir şişe bira satın aldım.
- I bought a bottle of beer at the liquor store.
Dün yeni bir PC satın aldım.
- I bought a new personal computer yesterday.
Beş bin yen bu sözlüğü satın almak için yeterlidir.
- Five thousand yen is enough to buy this dictionary.
Erkek kardeşim, bir araba satın almak için yeterince zengindir.
- My brother is rich enough to buy a car.
Ne satın almak istiyorsun?
- What do you want to buy?
Aspirin almak istiyorum.
- I would like to buy some aspirin.
Sana akşam yemeği ısmarlamak istiyorum.
- I want to buy you dinner.
Sana bir içki ısmarlamak istiyorum.
- I'd like to buy you a drink.
Lütfen onu satın alma.
- Please do not buy it.
Ben bir şey satın almadan asla dışarı çıkmam.
- I never go out without buying something.
Kazançlarımızla güzel bir ev alabiliriz.
- We could buy a nice house with our winnings.
Bir yatırımcı grup firmanın kaldıraçlı satın alımını deniyor.
- An investors' group is attempting a leveraged buy-out of the firm.
Satış elemanı elbiseyi alması için onu ikna etti.
- The salesperson persuaded her to buy the dress.
Dün, annemle birlikte indirimli satışa gittim ve bana bir elbise alması için onu kışkırtmayı sürdürdüm.
- I went to a sale with my mother yesterday and kept hounding her to buy me a dress.
Lütfen onu satın alma.
- Please do not buy it.
eBay'dan satın almayı çok seviyorum.
- I love buying on eBay.
ABD'de, genellikle alkol satın almak için kimlik göstermek zorundasınız.
- In the U.S., you usually have to show identification in order to buy alcohol.
the river it selfe turneth North east and is stil a navigable streame. On the westerne side of this bought is Tauxenent with 40 men.
Her huge long taile her den all ouerspred, / Yet was in knots and many boughtes vpwound, / Pointed with mortall sting.
Our products can be bought at your local store.
I purchased a new car last week.
- I bought a new car last week.
At only $30, the second-hand kitchen table was a great buy.
He tried to buy me with gifts, but I wouldn't give up my beliefs.
You cannot purchase this medicine without a prescription.
- You can't buy this medicine without a prescription.
If I had the money, I would immediately purchase this computer.
- If I had the money, I would immediately buy this computer.
... YEAH, BECAUSE YOUR DADDY BOUGHT IT FOR YOU. ...
... I THINK IT'S SWEET MILTON BOUGHT HIS NEW FRIEND A CAKE. ...