Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

bother, interrupt; confuse; worry, cause concern; cause disorder

listen to the pronunciation of bother, interrupt; confuse; worry, cause concern; cause disorder
الإنجليزية - التركية

تعريف bother, interrupt; confuse; worry, cause concern; cause disorder في الإنجليزية التركية القاموس.

disturb
{f} rahatsız etmek

Onu rahatsız etmek istemedim. - I didn't want to disturb her.

Onu rahatsız etmek istemedim. - I didn't want to disturb him.

disturb
huzurunu kaçırmak
disturb
karıştırma
disturb
telaşa düşmek
disturb
rahatsız etme

Hiçbir şey onu rahatsız etmez. - Nothing disturbs her.

Çalışırken beni rahatsız etmeyin. - Don't disturb me while I'm studying.

disturb
rahatsızlık vermek
disturb
izaç etmek
disturb
düşündürmek
disturb
bozmak
disturb
kaygılandırmak
disturb
{f} rahat vermemek
disturb
{f} rahatsız etmek; huzurunu kaçırmak; endişelendirmek
disturb
telâşa düşürmek
disturb
kanştırmak
disturb
{f} aksatmak
disturb
(fiil) endişelendirmek, rahatsız etmek, huzursuz etmek, rahat vermemek; aksatmak; altüst etmek, karıştırmak; bozmak
disturb
boz/rahatsız et
disturb
üzmek
الإنجليزية - الإنجليزية
{f} disturb
bother, interrupt; confuse; worry, cause concern; cause disorder
المفضلات