Handa benim için bir oda ayırttı.
- He booked a room for me at the inn.
Tom ve Mary iki yataklı bir oda ayırttı fakat otele vardıklarında sadece bir yatak vardı.
- Tom and Mary booked a room with two beds, but when they arrived at the hotel, there was only one bed.
Bu akşam için ayrılmış Boston'a bir geri uçuşum var.
- I've got a flight back to Boston booked for this evening.
Üzgünüm, bugün tamamen ayrılmış.
- I'm sorry, today is fully booked.