boksörlük

listen to the pronunciation of boksörlük
التركية - الإنجليزية
art of fighting with fists
sport of boxing
pugilism
boksör
pugilist
boksör
boxer

The boxer struck his opponent hard. - Boksör rakibine sert vurdu.

Tom would have become a boxer if his mother had let him. - Annesi ona izin verseydi, Tom bir boksör olmak isterdi.

boksör
slugger
boksör
pug
boksör
puncher
boksör
fighter

Every good fighter needs a sparring partner. - Her iyi dövüşçünün antreman maçı yapılan bir boksöre ihtiyacı vardır.

boksör
bruiser
boksör
sports boxer
boksör
prizefighter
التركية - التركية
Boksörün işi veya mesleği
Boksör
yumruk oyuncusu
boksör
Boks oynayan kimse, yumruk oyuncusu
boksörlük
المفضلات