There are many books on this subject.
- Bu konuda bir hayli kitap var.
A grasshopper and many ants lived in a field.
- Bir çekirge ve bir hayli karınca bir tarlada yaşadı.
I have a great deal to tell you.
- Sana söyleyecek bir hayli şeyim var.
He displayed a great deal of patience.
- O bir hayli sabır gösterdi.
I know you think highly of her.
- Onu bir hayli düşündüğünü biliyorum.
I'm highly impressed.
- Ben bir hayli etkilendim.
I have met quite a few people in America.
Quite a few students are absent today.
- Bir hayli öğrenci bugün yok.
He received quite a few letters this morning.
- O, bu sabah bir hayli mektup aldı.
He displayed a great deal of patience.
- O bir hayli sabır gösterdi.
I admire Tom a great deal.
- Tom'a bir hayli hayranım.
It's way too crowded in here. Let's go somewhere else.
- Burası bir hayli kalabalık. Haydi başka bir yere gidelim.