Tom ve Mary'nin her ikisini de yeni bisikletleri vardı.
- Tom and Mary both had new bicycles.
Nereye giderseniz gidin, istasyonların yanında kaldırımlar üstünde bırakılmış çok sayıda bisiklet görürsünüz.
- Wherever you go, you see a lot of bicycles left on sidewalks near stations.
Okula genellikle bisikletle giderler.
- They usually go to school by bicycle.
Dün gece bisikletimi çaldırdım.
- I had my bicycle stolen last night.
Mayuko bir bisiklet sürebilir.
- Mayuko can ride a bicycle.
Ben bisiklet sürebilirim.
- I can ride a bicycle.
Ben bisiklete binmek zorundayım.
- I must ride a bicycle.
Frenleri olmayan bir bisiklete binmek yapılacak aptalca bir şey.
- Riding a bicycle without brakes is a stupid thing to do.
You shouldn't ride a bicycle on the sidewalk.
- One shouldn't ride a bicycle on the pavement.
One shouldn't ride a bicycle on the pavement.
- You shouldn't ride a bicycle on the sidewalk.
... bicycles, 50 billion kilometers of turn by turn ...