Onlar binayı korudular.
- They have preserved the building.
Yağmur ormanları korunmalı.
- Rainforests should be preserved.
Bir sonraki oyun için enerjisini korudu.
- He conserved his energy for the next game.
Konserveler hava geçirmez bir conta ile kavanozda saklanmalıdır.
- Preserves must be stored in a jar with an airtight seal.