Bu iyi bir kitaptır ama şu daha iyidir.
- This is a good book, but that is better.
Bu iyi bir kitaptır ama şu daha iyidir.
- This is a good book, but that one is better.
Sen benden daha iyisin.
- You're better than me.
Sen benden daha iyisin.
- You're better than I am.
Çalışma şartlarını iyileştirmek istiyorlar.
- They want to better their working conditions.
Biz iyileşmek zorundayız.
- We've got to get better.
Tom onun çalışını son duyduğumdan beri klarnet çalmada daha da iyileşmektedir.
- Tom has gotten better at playing the clarinet since I last heard him play.
Çok daha iyi hissediyorum.
- I'm feeling a lot better.
Bir dizüstü, bir masaüstünden daha iyidir.
- A laptop is better than a desktop.
Evlendikten sonra benim Japonca daha iyi oldu ve daha çok anlayabildim.
- After I got married, my Japanese got better and I could understand more.
Ben vokal müziği enstrümantal müzikten daha çok severim.
- I like vocal music better than instrumental music.
İngilizceni geliştirmek istiyorsan onun konuşulduğu ülkelere gitsen iyi olur.
- If you are to improve your English, you had better go to countries where it is spoken.
Kendimi geliştirmek için her şeyi yapmaya hazırım.
- I'm prepared to do anything to better myself.
Tom ondan daha iyi yapmak zorunda kalacak.
- Tom is going to have to do better than that.
Tom bir sonraki sınavda daha iyi yapmak zorunda yoksa benim dersimde başarısız olacak.
- Tom has to do better on the next test or he'll fail my class.
O zamanlar gerçekten daha iyi şekildeydim.
- I was in better shape back then.
Ne kadar çok çabalarsam çabalayayım, onu, onun yapabildiğinden daha iyi şekilde yapamam.
- No matter how hard I try, I can't do it any better than she can.
Cümlelerinizi silmek yerine, daha güzel hale getirmeye ne dersiniz?
- Instead of deleting your sentences, how about making them better?
Mary sadece daha güzel değil fakat Alice'den daha iyi notlar alır.
- Mary isn't only prettier, but she gets better grades than Alice.
Tom sorunla daha iyi bir şekilde ilgilenebilirdi.
- Tom could have dealt with the problem in a better way.
I’ve had enough of cycling with you chaps. I can spend my Sundays better than in tormenting cats and quarrelling and fighting.”.
He quickly found Ali his better in the ring.