Twitter'ın sloganı Dünyanızda nelerin yeni olduğunu keşfetmenin en iyi yolu.'dur.
- The motto of Twitter is The best way to discover what's new in your world.
Bana göre Almanca dünyadaki en iyi dildir.
- In my opinion, German is the best language in the world.
Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- I'll do my best on the test.
İstakoz ciğeri toksik olabilir, onu yememek en iyisidir.
- Lobster tomalley can be toxic and it's best not to eat it.
Tom yapabileceğinin en iyisini yapıyor.
- Tom does the best he can.
Sadece yapabileceğinin en iyisini yap.
- Just do the best you can.
En çok hangi konuları seversin?
- What subjects do you like the best?
En çok bu kitabı seviyorum.
- I like this book best.
En fazla üç saat satın aldık.
- We've bought three hours at best.
En iyi biçimde sonuçlanmasını umuyoruz.
- We're hoping for the best.
O, fırsatı en iyi şekilde değerlendirdi.
- He made the best of the opportunity.
Elimden geldiğince şiiri en iyi şekilde çevirdim.
- I translated the poem the best I could.
Sizinle temasa geçmek için en iyi yol hangisidir?
- What's the best way to contact you?
Sizinle temasa geçmek için en iyi yol hangisidir?
- What's the best way to get in touch with you?
A rubber consists of the best of three games, unless one side wins the first two games.
He was listening to The Best of the Pink Floyd, smoking a joint.
You did not win because I was sloppy. You bested me, Uncle. I've never seen you fight like that before.”.
I did my best.
... on Google, what we call as the best of Google on top of ...
... Probably one of the most famous, one of the best of the ...