One's lifestyle is largely determined by money.
- Kişinin yaşam tarzı, büyük ölçüde para ile belirlenir.
They determined the date for the trip.
- Seyahat için tarihi belirlediler.
I set some goals for myself.
- Ben kendim için bazı hedefler belirledim.
You should respect the rules your parents set for you.
- Ebeveynlerinin senin için belirlediği kurallara uymalısın.
Can you identify which coat is yours?
- Hangi ceketin seninki olduğunu belirleyebilir misin?
Planets are easy to identify because they don't twinkle like stars do.
- Gezegenleri belirlemek kolay, çünkü yıldızlar gibi parıldamazlar.
What was the determining factor in this case?
- Bu durumda belirleyici faktör neydi?
They determined the date for the trip.
- Seyahat için tarihi belirlediler.
I'd like to determine the value of this painting.
- Bu tablonun değerini belirlemek isterim.
Tom is a trendsetter.
- Tom bir modayı belirleyen kimse.