belgeleyen

listen to the pronunciation of belgeleyen
التركية - الإنجليزية
(Bilgisayar) documentation
testimonial
belgele
{f} documented

There's no documented proof. - Belgelenmiş bir kanıt yok.

belgele
authenticate
belgele
documenting
belgele
document

Divide the pile of documents equally, and take them one by one to either side of the room. - Belgelerin yığınını eşit şekilde böl, ve onları birer birer odanın her iki tarafına koy.

He died soon after he received the documents. - Belgeleri aldıktan kısa bir süre sonra öldü.

belgeleyen
المفضلات