İlk ödülünü sergide kazandı.
- She won first prize in the exhibition.
İspanya, 2010 FIFA Dünya Kupası'nın galibi oldu ve millî takım logosu ilk yıldızını kazandı.
- Spain has won the 2010 FIFA World Cup and the national team logo gains the first star.
Hiç kimse adaylığı kazanmak için yeterli oy almadı.
- No man received enough votes to win the nomination.
Sizden henüz bir cevap almadım.
- I have received no reply from you yet.
Aile üyelerinin ordudan alınan açıklama ile ilgili ciddi şüpheleri vardı.
- The members of the family had grave doubts regarding the explanation they received from the army.
Ailenin ordudan alınan açıklama ile ilgili ciddi şüpheleri vardı.
- The family had grave doubts regarding the explanation it received from the army.
Mektubumuzun alındığı bildirimini aldık.
- We received an acknowledgement of our letter.
Üç gün önce bir mektup almıştım.
- I had received the letter three days before.
Mimar prestijli bir ödül almış olduğuyla övündü.
- The architect boasted that he had received a prestigious award.
I tried to get good marks.
- Ich habe versucht, gute Noten zu bekommen.
I had trouble getting a taxi.
- Ich hatte Schwierigkeiten, ein Taxi zu bekommen.
I ought to wear this tie more often. I've gotten a lot of compliments today.
- Ich sollte diese Krawatte öfter tragen. Ich habe heute jede Menge Komplimente bekommen.
We've gotten some complaints from some parents.
- Wir haben von einigen Eltern Beschwerden bekommen.