Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Sibirya Demiryolu, dünyadaki bir defada en uzun ve en iyi bilinen demiryoludur.
- The Siberian Railway is at once the longest and best known railway in the world.
Sami iyi tanınan bir avukat tuttu.
- Sami hired a well known attorney.
Sony tüm dünyada tanınan bir markadır.
- Sony is a brand known around the world.
O hem Japonya'da hem de Amerika Birleşik Devletlerinde iyi tanınmaktadır.
- She is well known both in Japan and in the United States.
Tanınmak istemiyorum.
- I don't want to be known.
San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür.
- San Francisco is known for its fog and its hills among other things.
Bay Hashimoto herkes tarafından bilinir.
- Mr Hashimoto is known to everyone.
Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir.
- His name is known to everyone in this town.
O bölgede, çok iyi tanınmış bir şarap üretilir.
- A very well known wine is produced in that region.
O, bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
- As a singer, she's well known.