Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

being only one of its self

listen to the pronunciation of being only one of its self
الإنجليزية - التركية

تعريف being only one of its self في الإنجليزية التركية القاموس.

unique
biricik
unique
eşsiz

Onu bu kadar eşsiz yapan nedir? - What makes it so unique?

Bu çiçeklerin eşsiz bir kokusu var. - These flowers have a unique smell.

unique
bir tane
unique
eşsiz şey
unique
nadir şey
unique
türüne az rastlanan
unique
özebir
unique
emsali kalmamış
unique
(Havacılık) birtane eşsiz
unique
tek

Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki tek süper güç olmak istiyor. - United States want to be the World unique superpower.

Onun tekniği eşsiz ve kesinlikle şaşırtıcıydı. - His technique was unique and absolutely amazing.

unique
az bulunur
unique
Müfret
unique
{s} tek, yegâne
unique
{s} bir değerli [mat.]
unique
{s} mükemmel
unique
{s} rakipsiz
unique
(sıfat) tek, benzersiz, biricik, rakipsiz, yegâne, eşsiz, mükemmel, bir değerli [mat.], özgün
unique
{s} eşsiz, benzersiz, emsalsiz
الإنجليزية - الإنجليزية
unique
being only one of its self

    الواصلة

    be·ing on·ly one of its self

    التركية النطق

    biîng ōnli hwʌn ıv îts self

    النطق

    /ˈbēəɴɢ ˈōnlē ˈhwən əv əts ˈself/ /ˈbiːɪŋ ˈoʊnliː ˈhwʌn əv ɪts ˈsɛlf/
المفضلات