الإنجليزية - التركية
تعريف being a relative of في الإنجليزية التركية القاموس.
- related
- bağlantılı
- related
- {s} ilişkin
Gerçekten ilişkiniz var mı?
-Are you guys really related?
- related
- ilgili
Bilgisayarlarla ilgili iş yaparım.
-I do work related to computers.
Tom Mary ile uzaktan ilgilidir.
-Tom is distantly related to Mary.
- related
- ilişkili
İster inan ister inanma şeftali ve badem ilişkilidir.
-Believe it or not, peaches and almonds are related.
Galce, Kornişce ve Bretonca'nın hepsi yakından ilişkilidir.
-Welsh, Cornish and Breton are all closely related.
- related
- alâkası olan
- related
- {s} (onunla) ilgili; (ona) benzeyen; o türden
- related
- {f} ilişki kur
Tom'la nasıl ilişki kuruyorsun?
-How are you related to Tom?
- related
- {s} akraba
İki adam akraba değildi.
-The two men were not related.
Kediler kaplanlarla akrabadırlar.
-Cats are related to tigers.
- related
- {s} bağlı
Kimlik yere bağlıdır.
-The identity is related to the place.
- related
- hikaye edilmiş
- related
- relate bağdaştır/anlat
- related
- akraba olan
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف being a relative of في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- related
being a relative of
الواصلة
be·ing a rel·a·tive ofالتركية النطق
biîng ı relıtîv ıvالنطق
/ˈbēəɴɢ ə ˈrelətəv əv/ /ˈbiːɪŋ ə ˈrɛlətɪv əv/
Resimler
السابق
المفضلات