O tanınmış bir Amerikalı yazardır.
- That is a recognized American author.
O, konu üzerine tanınmış bir otoritedir.
- He is a recognized authority on the subject.
Girişimleriniz sayesinde basın tarafından ilerici ve ileriye dönük düşünce kuruluşu olarak tanınmaktayız.
- Thanks to your initiatives we've been recognized as a progressive and forward-thinking enterprise by the press.
O, şimdi en umut verici yazarlardan biri olarak tanınmaktadır.
- Now he is recognized as one of the most promising writers.
Gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızlar vardı.
- There were several stars to be seen in the sky.
Görülen bir şey, asla görülmemiş gibi olmaz.
- What has been seen can not be unseen.
O, mükemmel bir bilim adamıdır, bu itibarla her yerde tanınır.
- She is an excellent scholar, and is recognized everywhere as such.
O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı.
- She was burned so extensively that her children no longer recognized her.
Polis katili tutukladı ve onu kelepçeledi.
- The policeman apprehended the murderer and handcuffed him.
Polis katili tutukladı ve onu kelepçeledi.
- The policeman apprehended the murderer and handcuffed him.
Suçlu görev dışı polis memuru tarafından tutuklandı.
- The criminal was apprehended by an off-duty policeman.