bed, in the phrase hit the sack. see also

listen to the pronunciation of bed, in the phrase hit the sack. see also
الإنجليزية - التركية

تعريف bed, in the phrase hit the sack. see also في الإنجليزية التركية القاموس.

sack
{i} torba

Tom torbanın içindekileri masanın üstüne boşalttı. - Tom emptied the contents of the sack onto the table.

Bir araba, diyorsun! Onun parası bir torba soğan satın almaya bile yetmez. - A car, you say! He can't even afford to buy a sack of onions.

sack
(fiil) kovmak, işten atmak, soymak, sepetlemek, çuvala koymak, yağmalamak, yağma etmek
sack
çapullamak
sack
yağmalamak
sack
(İİ) kovma
sack
çuval benzeri giysi
sack
bir çuval dolusu miktar
sack
(bir kenti) yağma etmek
sack
kovmak
sack
işten atma
sack
(Aİ) yatak
sack
bol ve biçimsiz giysi
sack
yağma
sack
{i} kanarya adaları şarabı
sack
ii
sack
sepetleme
sack
{f} soymak
sack
{i} kovulma
sack
{i} kesekâğıdı
الإنجليزية - الإنجليزية
sack
bed, in the phrase hit the sack. see also
المفضلات