الإنجليزية - التركية
تعريف become hard في الإنجليزية التركية القاموس.
- sertleşmek
- sertleş
- pekişmek
- harden
- sertleşmek
- harden
- sertleştirmek
- harden
- katılaşmak
- become hard up for money
- sıkıntıya düşmek
- harden
- {f} duygusuzlaşmak
- harden
- sertleştir
O kili ateşe koyarak sertleştirdi.
-He hardened clay by putting it into a fire.
İsviçre göç politikasını sertleştirdi.
-Switzerland hardened its immigration policy.
- (penis) become hard
- (Argo) (penis) kalkmak
- (penis) become hard
- (Argo) (penis) sertleşmek
- harden
- {f} duygusuzlaştırmak
- harden
- {f} (çimento) donmak
- harden
- {f} yükselmek
- harden
- {f} acımasızlaşmak
- harden
- {f} katılaştırmak
- harden
- {f} sağlamlaştırmak
- harden
- {f} alıştırmak
- harden
- (fiil) sertleştirmek, duygusuzlaştırmak, katılaştırmak, pekiştirmek, sağlamlaştırmak, alıştırmak, sertleşmek, duygusuzlaşmak, acımasızlaşmak, kapılmak, denge kurmak, artmak, yükselmek
- harden
- sertleş/sertleştir
- harden
- {f} pekiştirmek, kuvvetlendirmek; pekişmek, kuvvetlenmek
- harden
- {f} artmak
- harden
- {f} kapılmak
- harden
- kuvvetlenmek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف become hard في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- harden
become hard
الواصلة
be·come hardالتركية النطق
bîkʌm härdالنطق
/bəˈkəm ˈhärd/ /bɪˈkʌm ˈhɑːrd/
Resimler
السابق
المفضلات