beachtet

listen to the pronunciation of beachtet
ألمانية - التركية
gözlenen
الإنجليزية - التركية

تعريف beachtet في الإنجليزية التركية القاموس.

respected
saygı duyulan

Bu, herkes tarafından saygı duyulan bir bilimcidir. - This is a scientist who is respected by all.

Herkes tarafından saygı duyulan bir bilim adamıdır. - He is a scientist who is respected by everybody.

noted
{s} belirlenmiş
noted
{s} meşhur

Otel yemeği ile meşhurdur. - The hotel is noted for its food.

noted
(Ticaret) kote edilmiş
respected
sayılmak
noted
{f} not al
noted
tanınmış

Tanınmış diplomat komiteye kolayca katıldı. - The noted diplomat readily participated in the committee.

noted
bilinen
minds
zihinler

Soğuk Savaş sona ermiş olabilir ama savaş korkusu henüz insanların zihinlerinden kalkmamıştır. - The Cold War may have ended, but the fear of war has not yet been removed from the minds of men.

Albert Einstein Yirminci yüzyılın en parlak zihinlerinden biri olarak kabul edilir. - Albert Einstein is considered one of the most brilliant minds of the twentieth century.

noted
şöhretli
noted
x dikkat et/kaydet/not et
noted
{s} dikkate alınmış
noted
{s} ünlü

Tom'un babası ünlü bir matematikçiydi. - Tom's father was a noted mathematician.

Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı. - To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping.

respected
{s} hatırı sayılır
respected
(sıfat) hatırı sayılır, itibarlı