O, dinozorun sadık minyatürüne baktı.
- He stared at the faithful miniature of the dinosaur.
Bir köpek sadık bir hayvandır, bu yüzden insan dostu olduğu söylenir.
- A dog is a faithful animal, so it is said to be a friend of man.
Köpeklerin vefakarlığı bizi etkiler.
- Dogs' faithfulness impresses us.
Çeviri bir kadın gibidir. Güzelse güvenilir değildir. Güvenilirse kesinlikle güzel değildir.
- Translation is like a woman. If it is beautiful, it is not faithful. If it is faithful, it is most certainly not beautiful.
Ülkeme sadakatle hizmet edeceğim.
- I will serve my country faithfully.
Sen sadakatı nasıl tanımlardın?
- How would you define faithfulness?
Some people are faithful to their god.
The faithful pray five times a day.
My servant is very faithful.
They had been faithful to each other all of their married life.
... It's good, old faithful. ...