The women of France are beautiful.
- Fransa'nın bayanları güzeldir.
There are very beautiful women.
- Çok güzel bayanlar var.
Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.
- Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.
Ladies and gentlemen, I would like you to listen to my opinion.
- Baylar bayanlar, görüşüme kulak vermenizi istiyorum.
Don't get sassy with me young lady!
- Bana sırnaşmayın genç bayan!
The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.
- Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı.
At your service, madam!
- Hizmetinizdeyim, bayan!
There is a madam here.
- Burada bir bayan var.
I will marry a beautiful Estonian woman.
- Güzel bir Estonyalı bayanla evleneceğim.
This letter is to the old woman.
- Bu mektup yaşlı bayanadır.
Who's your favorite female rapper?
- Favori bayan repçin kim?
I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them.
- Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.
Mrs. Davis was anything but a perfect wife.
- Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.
A wife who can be quiet is a gift of God.
- Sessiz olabilen bir bayan eş Tanrının bir armağanıdır.
Miss White is liked by everyone.
- Bayan White herkes tarafından sevilir.
Miss Thomas teaches us history.
- Bayan Thomas bize tarih öğretiyor.
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
The lady's behaviour was always dignified.
- Bayanın davranışı her zaman onurluydu.
The lady's funeral was held at the local church.
- Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.