bayanlar

listen to the pronunciation of bayanlar
التركية - الإنجليزية
Women

There are very beautiful women. - Çok güzel bayanlar var.

The women of France are beautiful. - Fransa'nın bayanları güzeldir.

mesdames
respectful title used when addressing a married women (French)
ladies

Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed. - Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.

Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment. - Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.

womens
bayan
lady

Don't get sassy with me young lady! - Bana sırnaşmayın genç bayan!

The lady is now drinking water. - Bayan şimdi su içiyor.

bayanlar baylar
(ve) ladies and gentleman
bayanlar takımı
women's team
bayanlar tuvaleti
powder room
bayan
madam

She is another Madame Curie. - O başka bir Bayan Curie.

I'm sorry, madam. There must be some mistake. - Üzgünüm bayan. Bir hata olmalı.

bayan
woman

My wife Lidia is a beautiful, clever woman. - Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.

This letter is to the old woman. - Bu mektup yaşlı bayanadır.

bayan
mistress
bayan
female

I don't understand why a video of two female singers kissing is getting so much attention. - Öpüşen iki bayan şarkıcının bir videosunun neden bu kadar ilgi çektiğini anlamıyorum.

My boyfriend has a lot of female friends. - Erkek arkadaşımın bir sürü bayan arkadaşı var.

bayan
ma'am
bayan
wife

A wife who can be quiet is a gift of God. - Sessiz olabilen bir bayan eş Tanrının bir armağanıdır.

Mrs. Davis was anything but a perfect wife. - Bayan Davis sadece mükemmel bir eşti.

Bayan
signorina
bayan
mrs
bayan
dona
bayan
miss

Miss White is liked by everyone. - Bayan White herkes tarafından sevilir.

Do you know how old Miss Nakano is? - Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?

bayan
missy
Bayan
Miss; Mrs.; Ms
Bayan
senora
Bayan
ms
Bayan
fraulein
Bayan
senorita
Bayan
signora
bayan
dame
bayan
Mrs., Miss, Ms.; lady, madame, ma'am
bayan
of or pertaining to a lady
bayan
madame

She is another Madame Curie. - O başka bir Bayan Curie.

bayan
lady's

Michael is a man's name but Michelle is a lady's name. - Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.

The lady's behaviour was always dignified. - Bayanın davranışı her zaman onurluydu.

bayan
Mrs.; Ms
bayan
missis
bayan
lader
genç bayanlar
mesdemoiselles
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف bayanlar في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

bayan
A type of chromatic button accordion developed in Russia in the early 20th century and named after 11th-century bard Boyan
bayan
{i} button accordion
التركية - التركية
bayanlar
المفضلات