The women of France are beautiful.
- Fransa'nın bayanları güzeldir.
The U.S. has won FIFA's Women's World Cup.
- Amerika Birleşik Devletleri FIFA'nın Bayanlar Dünya Kupasını kazandı.
Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed.
- Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.
Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.
- Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.
Michael is a man's name but Michelle is a lady's name.
- Michael bir erkek adıdır ama Michelle bir bayan adıdır.
The lady, whom you talked to, is my sister.
- Konuştuğun bayan benim kız kardeşimdir.
I'm sorry, madam. There must be some mistake.
- Üzgünüm bayan. Bir hata olmalı.
There is a madam here.
- Burada bir bayan var.
I am married to a Polish woman.
- Polonyalı bir bayanla evlendim.
My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
- Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
Who's your favorite female rapper?
- Favori bayan repçin kim?
I don't understand why a video of two female singers kissing is getting so much attention.
- Öpüşen iki bayan şarkıcının bir videosunun neden bu kadar ilgi çektiğini anlamıyorum.
My wife sings in the ladies' choir.
- Karım bayanlar korosunda şarkı söylüyor.
An ugly wife is a good fence around the garden.
- Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.
Miss White is liked by everyone.
- Bayan White herkes tarafından sevilir.
Miss Thomas teaches us history.
- Bayan Thomas bize tarih öğretiyor.
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
The lady's funeral was held at the local church.
- Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.
The lady's behaviour was always dignified.
- Bayanın davranışı her zaman onurluydu.