bardaklar

listen to the pronunciation of bardaklar
التركية - الإنجليزية
glasses

She poured brandy into the glasses. - Bardaklara brandy doldurdu.

Glasses and dishes were broken. - Bardaklar ve tabaklar kırıldı.

spectacles, frames bearing two lenses worn in front of the eyes
plural form of glass
plural of glass
{i} spectacles, set of lenses attached to a frame and used improve vision, eyeglasses
spectacles, frames bearing lenses worn in front of the eyes
bardak
glass

He began his meal by drinking half a glass of ale. - Yarım bardak bira içerek yemeğine başladı.

I'd like a glass of tequila. - Bir bardak tekila istiyorum.

bardak
cup

Please give me a cup of water. - Lütfen bana bir bardak su ver.

Give me a cup of milk, please. - Lütfen bana bir bardak süt ver.

bardak
glass, cup
bardak
tumbler
bardak
beaker
bardak
prov. jug, pitcher
bardak
mug

I'm not cracking your mugs. - Ben senin bardaklarını kırmıyorum.

I'd like to get another coffee mug. - Bir bardak daha kahve almak istiyorum.

bardak
1.glass; mug; (plastic or paper) cup
bardak
(Tekstil) beaker beherglas
plastik bardaklar
plastic cups
التركية - التركية

تعريف bardaklar في التركية التركية القاموس.

Bardak
isdikan
Bardak
badia
bardak
Testi, ibrik
bardak
Bir bardağın alacağı miktar
bardak
Bir bardağın alacağı miktar: "Bana sadece bir büyük bardak çay getirdiler."- R. N. Güntekin
bardak
Su vb. şeyleri içmek için kullanılan, genellikle camdan yapılan kap
bardak
şeyleri içmek için kullanılan, genellikle camdan yapılan kap: "Elim titredi, bardağı dudağımda güç tuttum."- F. R. Atay
bardak
Boduç, çamçak
bardak
Su vb
bardak
Toprak testi
bardak
Su ve sıvıları içmek için kullanılan, genellikle camdan yapılan kap
bardaklar
المفضلات