banket

listen to the pronunciation of banket
الإنجليزية - التركية
altınlı konglomera
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Bir otomobili uçtan uca kaplayan ve tek parçadan ibaret olan oturacak yer
(Osmanlı Dönemi) Karayollarında asfaltın her iki yanındaki balastlı kısım
şehirlerarası yolların iki tarafında yayaların yürümesine ve taşıtların trafiği aksatmadan durabilmesine yarayan çakıl veya toprak yol
Yamaçtan kayan toprağı yerinde tutmak ve böylece ekilmeye elverişli yer kazanmak için türlü yollarla yapılan dar basamak
Yan yol
Asfalt yolun yan tarafındaki toprak bölüm
Şehirler arası yolların iki tarafında yayaların yürümesine ve taşıtların trafiği aksatmadan durabilmesine yarayan çakıl veya toprak yol
şehir dışı yolların iki tarafındaki toprak veya çakıl yol
التركية - الإنجليزية
shoulder
hard shoulder
shoulder, berm
shoulder, Brit. verge (of a road)
verge
(Gıda) banquet
berm
düşük banket
soft shoulders
tipik banket
(Askeri) ordinary berm
الهولندية - الإنجليزية
banquet
الدانماركية - الإنجليزية
banquet
banket
المفضلات