Ben geç kaldığım için çok üzgünüm.
- I'm awfully sorry that I was late.
Tom çok yorgun görünüyor.
- Tom seems awfully tired.
Onun konuşması müthiş sıkıcıydı.
- His speech got awfully boring.
Bugün belirli bir kimse müthiş kırılgan oluyor.
- A certain someone is being awfully fragile today.
Aşırı derecede pahalı.
- It's awfully expensive.
Hava bugün son derece soğuk.
- It's awfully cold today.
O son derece sıska idi.
- He was awfully skinny.
She led after the swiming and cycling, but ran awfully and came in fourth.