الإنجليزية - التركية
تعريف badi̇ في الإنجليزية التركية القاموس.
- Badi
- badik
- Badi
- badiye
- The Badi
- badin
- waddle salina salina yürümek, badi badi yürümek
- (ördek gibi) badi badi yürüyüş
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف badi̇ في التركية التركية القاموس.
- (Osmanlı Dönemi) f. Geçici
- (Hukuk) Geçici; sona ilişkin, sonsal
- (Osmanlı Dönemi) Havaya veya rüzgâra âit
- badi
- Ördek, ördek yavrusu
- BÂDÎ
- (Osmanlı Dönemi) Muvakkat. Geçici
- BÂDÎ
- (Osmanlı Dönemi) Rüzgâra ait
- badi
- Ördek
- BADİ OLMAK
- (Hukuk) Sebep olmak, neden olmak
- BADİ'
- (Osmanlı Dönemi) Deniz içinde olan ada
- BADİ'
- (Osmanlı Dönemi) Deri
- BADİ'
- (Osmanlı Dönemi) Et
المصطلحات ذات الصلة
التركية - الإنجليزية
تعريف badi̇ في التركية الإنجليزية القاموس.
- badi
- duck
- badi badi yürüme
- shamble
- badi badi yürüme
- waddle
- badi badi yürümek
- to waddle
- badi badi yürümek
- shamble
- badi badi yürümek
- paddle