başkanlarının

listen to the pronunciation of başkanlarının
التركية - الإنجليزية
chairpersons
başkan
(Hukuk) president

In 1860, Lincoln was elected President of the United States. - 1860'ta Lincoln, ABD başkanlığına seçildi.

He finally became the president of IBM. - O, nihayet IBM'in başkanı oldu.

başkan
head

Lee Leffingwell is the head of the Austin City Council. - Lee Leffingwell, Austin Şehir Konseyi'nin başkanıdır.

A doctor tried to remove the bullet from the president's head. - Bir doktor, başkanın kafasındaki kurşunu çıkarmaya çalıştı.

başkan
chairman

Yuri Andropov was elected Chairman of the Presidium of the Supreme Soviet on June 16, 1983. - Yuri Andropov 16 Haziran 1983 te Yüce Rusya'nın Başbakanlık Heyetinin başkanı seçilmişti.

Who will be elected chairman? - Kim başkan seçilecek?

başkan
leader

Former London mayor Boris Johnson was the leader of the campaign for Brexit. - Eski Londra Belediye Başkanı Boris Johnson Brexit için kampanyanın lideriydi.

I am the patrol leader. - Ben devriye başkanıyım.

başkan
warden
başkan
chief

The army chief reported that the war was lost. - Genelkurmay başkanı savaşın kaybedildiğini bildirdi.

başkan
chair

Please address the chair! - Lütfen başkana hitap et!

Yuri Andropov was elected Chairman of the Presidium of the Supreme Soviet on June 16, 1983. - Yuri Andropov 16 Haziran 1983 te Yüce Rusya'nın Başbakanlık Heyetinin başkanı seçilmişti.

başkan
chair person
başkan
moderator
başkan
prefect
başkan
chief executive
Başkan
the president
başkan
dean
başkan
presiding
başkan
principal

Mr. Jackson is our principal. - Bay Jackson bizim başkanımız.

başkan
chieftain
başkan
president; chairman; chairperson; chief
başkan
president, chairman, head, chief
başkan
chairperson

Mr. Jordan is the chairperson. - Bay Jordan başkandır.

She was appointed chairperson. - O, başkanlığa atandı.

başkan
chief magistrate
başkan
ethnarch
başkan
foreman
başkan
prexy
التركية - التركية

تعريف başkanlarının في التركية التركية القاموس.

Başkan
(İsim Köken) serkan
başkan
Bir topluluğun, bir toplantının veya bir derneğin başında bulunan kimse, reis: "Ailede başkan odur, kararları o alır."- H. Taner
başkan
Bazı ülkelerde devletin ve hükûmetin başı
başkan
Bir topluluğun, bir toplantının veya bir derneğin başında bulunan kimse, reis
başkanlarının
المفضلات