In college, I fared ill with physics and well with chemistry.
- Üniversitede fizik dersini başaramadım ama kimyayı başardım.
Ken finally accomplished what he set out to do.
- Ken sonunda yapmak için yola çıktığı şeyi başardı.
If you had helped me, I could have accomplished the work.
- Bana yardımcı olsaydın, işi başarabilirdim.
He'll succeed in time.
- O zamanla başarılı olacak.
It is everyone's wish to succeed in life.
- Hayatta herkesin isteği başarılı olmaktır.
I have serious doubts about their plan succeeding.
- Onun planının başarısı hakkında ciddi şüphelerim var.
Peter overcame a lot of difficulties before succeeding as a doctor.
- Peter doktor olmayı başarmadan önce birçok zorluğun üstesinden geldi.
I worked hard to succeed.
- Başarmak için sıkı çalıştım.
If it were not for her help, I would not succeed.
- Onun yardımı olmasa, başaramam.
Fred told his wife about the goals that he wanted to accomplish.
- Fred başarmak istediği amaçlardan karısına bahsetti.
I will accomplish it at all costs.
- Ben, ne pahasına olursa olsun onu başaracağım.