That's really twisted.
- O gerçekten bükülmüş.
Tom twisted Mary's arm and she agreed to donate some money to our charity.
- Tom Mary'nin kolunu büktü ve o hayır kurumumuza biraz para bağışlamayı kabul etti.
The best yarn is that spun by hand.
- En iyi iplik elle bükülendir.
Tom twisted Mary's arm and she agreed to donate some money to our charity.
- Tom Mary'nin kolunu büktü ve o hayır kurumumuza biraz para bağışlamayı kabul etti.
That's really twisted.
- O gerçekten bükülmüş.
I can place the palms of my hands on the floor without bending my knees.
- Ellerimin avuç içlerini dizlerimi bükmeden yere değdirebilirim.
He admits being able to bend a metal spoon.
- O metal bir kaşığı bükebileceğini kabul ediyor.
I can't bend my right arm.
- Ben sağ kolumu bükemiyorum.
Mary pouted her lips.
- Mary dudaklarını büktü.