Never have I seen such a beautiful sunset.
- Asla böylesine güzel bir gün batımı görmedim.
I have no idea what he has in mind, rejecting such a favorable proposal.
- Aklında ne olduğuna dair hiçbir fikrim yok, böylesine olumlu teklifi reddetti.
The doctor knew how to cope with an emergency like this.
- Doktor böylesine acil bir durumla nasıl başa çıkacağını biliyordu.
I never expected such a nice hotel in a place like this.
- Böyle bir yerde asla böylesine güzel bir otel ummuyordum.