Sami spent more and more time apart from his wife.
- Sami karısından ayrı olarak, gittikçe daha fazla zaman geçirdi.
I think we should spend some time apart from each other.
- Birbirimizden ayrı olarak biraz zaman geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Pay together or separately?
- Birlikte mi yoksa ayrı olarak mı ödenecek?
Seat cushions are sold separately.
- Koltuk minderi ayrı olarak satılır.