Obviously the adjustment was hard.
- Açıkçası ayarlamak zordu.
Life is all about adjustments.
- Hayatın hepsi ayarlamalarla ilgilidir.
Adjust the setting of the alarm clock.
- Çalar saatin ayarını yap.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
I think it needs a tune-up.
- Sanırım onun bir ayara ihtiyacı var.
Tom is a piano tuner.
- Tom bir piyano ayarlayıcı.
I think it needs a tune-up.
- Sanırım onun bir ayara ihtiyacı var.
Adjust the setting of the alarm clock.
- Çalar saatin ayarını ayarla.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
Tom tried to adjust the temperature of the shower.
- Tom duşun sıcaklığını ayarlamaya çalıştı.
Check and adjust the brakes before you drive.
- Araba sürmeden önce frenleri kontrol edin ve ayarlayın.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
Have you tried changing the settings?
- Ayarları değiştirmeyi denedin mi?
Have you tried changing the settings?
- Ayarları değiştirmeyi denedin mi?
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.