ayak izleri

listen to the pronunciation of ayak izleri
التركية - الإنجليزية
footsteps

He followed in his father's footsteps. - O, babasının ayak izlerini takip etti.

She followed in her father's footsteps and became a doctor. - O, babasının ayak izlerini takip etti ve bir doktor oldu.

footprints

There are footprints of a cat on the table. - Masanın üstünde bir kedinin ayak izleri var.

We found one large footprint and a couple of different size smaller footprints. - Bir büyük ayak izi ve birkaç farklı boyutta daha küçük ayak izleri bulduk.

ayak iz
footprint

The footprints continued down to the river. - Ayak izleri nehire kadar devam ediyordu.

The police couldn't find any footprints outside Tom's bedroom window. - Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar.