Berbat bir şeyin kokusunu alıyorum.
- I smell something awful.
Dün berbat bir kaza oldu.
- An awful accident happened yesterday.
Ben çok kötü üşüttüm.
- I caught an awful cold.
Çok kötü görünüyorsun. Ne oldu?
- You look awful. What happened?
Bugün hava korkunç sıcak.
- It's awfully hot today.
O, korkunç bir gündü.
- That was an awful day.
Onun konuşması müthiş sıkıcıydı.
- His speech got awfully boring.
Müthiş bir bisikletim var.
- I have an awful bike.
Tom çok yorgun görünüyor.
- Tom does seem awfully tired.
Ben geç kaldığım için çok üzgünüm.
- I'm awfully sorry that I was late.
Çok kötü görünüyorsun. Ne oldu?
- You look awful. What happened?
Berbat bir şey olacağına dair içimde kötü bir his var.
- I have a nasty feeling something awful is going to happen.
And then she stopped, and stood as if in awe / (For sleep is awful) .
I have learnt an awful amount today.
My socks smell awful.